Uzun süredir ara verdiğim röportajlara bundan daha iyisiyle dönmem imkansızdı. Cory Younts ile gerçekleştirdiğim keyifli sohbetten bahsediyorum. Kendisine zaten Old Crow Medicine Show ve Blunderbuss turnesinden beri hayrandık ama sosyal medyadaki hayranlarıyla sıcak etkileşimini de görünce yetenekli Bay Cory Younts’a daha da hayran kalmamak elde değil! (Kendisini canlı olarak sahnede izleyenler bu dediklerimi iyi anlayacaktır. Sahnedeki enerjisini seyirciye harika şekilde aktaranlardan Cory Younts…)
Zeki, komik, çekici ve enerjik Cory Younts röportajı bana oldukça ilham verdi. Sizin de okurken keyif alacağınıza eminim. Keyifli okumalar…
CLICK HERE FOR THE ENGLISH VERSION
Öncelikle Multibabydoll’a röportaj vermeyi kabul ettiğiniz için çok teşekkürler. Old Crow Medicine Show’un müziğinin benim için huzur ve mutluluk anlamına geldiğini söyleyebilirim. Peki sizin için müziğiniz neyi ifade ediyor?
Old Crow’un müziği benim için gelenek anlamına geliyor. Biraz eski zamanlardan kalan bir miras gibi. Tarihsel bir yanı var. Ama en önemlisi oldukça eğlenceli!
İlk konserinizi hatırlıyor musunuz?
Huey Lewis and the News konseriydi. 1985 ya da 86 yılı olmalı.
Kimleri dinliyor ve ilham alıyorsunuz?
Tüm müzik türlerini dinliyorum. Beethoven’dan bluegrass türüne kadar.
Old Crow Medicine Show dışında sizi Jack White ile olan çalışmalarınızdan tanıyoruz. Sahnede White ve tüm ekip ile olan etkileşiminiz inanılmaz. Nasıl tanıştınız ve bu ekibe nasıl dahil oldunuz?
Jack Lawrence ile 2008 ya da 2009 yılında tanışmıştım. Beni Nashville’de bir barda piyano çalarken izlemişti. Gelip piyano sandalyesinde yanıma oturmuştu, birlikte bir kaç parçayı çalıp söylemiştik. Bir yıl sonra Jack White ile bir Time Jumpers şovunda tanıştım. Sonrasında telefon numaramı aldı ve prodüktörlüğünü yaptığı pek çok çalışmada çaldım. Sonra da Blunderbuss turnesine dahil oldum.
Blunderbuss turnesi konserlerini izleyen şanslı seyirclier, sizin harika performansınıza tanık olma şansını yakaladı. Ancak Lazaretto turnesinde ise sizi bir tek Bonnarroo konserinde görebildik. Bu durumun özel bir nedeni var mıydı? İstanbul konseriniizlemiş biri olarak, buradaki seyirciyi görmenizi çok isterdim.
2012 yılında Jack’e Blunderbuss turnesinde katıldığımda, Old Crow bir ara vermişti. Yazın turneye başladılar. 2013 yılında hem Remedy albümü (Old Crow) hem de Lazaretto (Jack White) albümü çıktı. Her iki albümde de çaldım ve her iki taraf da beni turnelerine katılmam için davet etti. Birinde karar kılmak oldukça zor oldu. Halen her ikisi için de çalışıyorum.
Turne günlerinden unutamadığınız bir anınız var mı?
Blunderbuss turnesinden en unutamadığım anılarım Ikey Owens ile olanlar. O ve ben çok yakındık. Ayrılmaz bir ikiliydik. Durum ne olursa olsun oldukça gülerdik ve iyi vakit geçirirdik. Onu her gün özlüyorum. O, en iyisiydi.
Turnedeki ekiple hala görüşüyor musunuz?
Evet, hala birbirimizden kopmadık; görüşüyoruz.
Yer aldığınız projelere bakıldığında, genelde çok coşkulu ve kalabalık bir kitleye hitap ediyorsunuz.; dolayısıyla yer aldığınız konserler buna bağlı olarak oldukça enerjik oluyor. Peki sahnedeyken bu kalabalığın coşkusuna mı kapılıyorsunuz yoksa tamamiyle ortamdan bağımsız bir şekilde transa geçip müziğe mi odaklanıyorsunuz?
Pekala, açıkçası bu her ikisinin karışımını yaşıyorum. Kalabalık daha fazlasını verdikçe, ben daha da fazlasını vermeye çalışıyorum. Konserin halat çekme yarışmasına dönüşmesini seviyorum. (Gülüyor)
Sadece normal hayatta değil, sosyal medya hesaplarınızda da hayranlarınızla aktif ve harika bir ilişkiniz var. Bu genelde hayranların pek alışkın olduğu bir özellik değil. Anladığım kadarıyla bu etkileşim sizi de oldukça mutlu ediyor.
Sosyal medya konusu yavaş yavaş kontrolden çıkıyor gibi görünüyor. Ama hayranlarımla kişisel düzeyde sosyal medyada konuşmayı seviyorum. Bu insanlara yakın olduğum fikrini veriyor. Gerçekte olduğum gibi.
Müzisyen olmasaydınız ne olurdunuz?
Eğer müzisyen olmasaydım profesyonel bir izci olurdum. Bu şimdiye kadar diğer işler arasında keyif aldığım tek iş.
Sahnede ya da stüdyoda olmadığınız zamanlarda ne ile uğraşıyorsunuz?
Çalışmadığım zamanları gerçekten kendime ayırıyorum. Evimden, özel hayatımdan, yakın arkadaşlarımdan, ailemle vakit geçirmekten keyif alıyorum.
Sahnede genelde sizi oldukça kalabalık ekiplerle görüyoruz. Bu kadar fazla kişiyle çalışmak sizce avantaj mı yoksa dezavantaj mı?
Pek çok grupta yer alıyorum. Bazıları 3 bazıları 11 kişiden oluşuyor. Sahnede kaç kişiyle birlikte olduğunuz gerçekten önemsiz. Ama sanırım daha kalabalık daha mutlu demek. (Gülüyor)
Bundan sonrası için gündeminizde ne var? Sizi hangi projelerde göreceğiz?
Ah, neler olacağını söylemekte iyi değilim. Çalıştığım bazı projeler var ve gelecek için bazı planlarım var. Bekleyip görelim.
Peki son olarak sadece bu röportajı okuyacak oyucuların bilebileceği bir sır vermenizi istesem?
Burada kişisel sırlara yer yok (Gülüyor)
MÜŞRA DEMİR
https://instagram.com/multibabydoll/
https://twitter.com/multibabydoll1
https://www.facebook.com/pages/Multibabydoll/
İlginizi çekebilir:
