Koronavirüs yüzünden zor zamanlardan geçiyor, “Home Office” kafasında ofistekinden daha fazla bir yükün altına sokuluyor olabiliriz ama bu modumuzu düşürmemiz gerektiği anlamına asla gelmiyor. Çözüm her zamanki gibi iyi müzik.
Sadece canlı olarak değil; evde de kaliteli konser kayıtlarını izlemekten keyif alan bir insan olarak (sevdiğim isimlerin kronolojik olarak performanslarını listelediğim bir data var kafamın içinde) “mod yükselten konserler” listem bir hayli kabarık. Her zamanki gibi listem bayıldığım isimlerden ama tür olarak bir hayli karışık.
Madonna – Confessions Tour (2006)
Gelmiş geçmiş en harika konser filmlerinden biri.
Zamanında CNBC-e’nin bir yılbaşı gecesi; Victoria’s Secret Fashion Show’dan önce verdiği (ve yine o yılın CNBC-e dergisinin kapağında yer alan) bu ikonik konser, müzik tarihinde de kuşkusuz iz bırakmıştır. (ah o yıla bi’ geri dönebilsem…)
Bana göre Madonna’nın en iyi “era”sı Confessions On A Dance Floor’dur, dolayısıyla bu görsel şölen de benim için ayrı özel. Madonna’nın gücünden daha iyi bir motivasyon düşünemiyorum ayrıca!
Foo Fighters – Live At Wembley Stadium (2011)
Gelelim Multibabydoll’un hayatının en özel konserlerinden birine.
Defalarca izlesem sıkılmam. İki gece üst üste, “sold out” olarak gerçekleşen bu konser; muazzam seyirci, Led Zeppelin’in Jimmy Page ve John Paul Jones’unun konuk olarak katılması, yağan yağmuru ve Dave Grohl’cuğumun finaldeki “başardım” göz yaşlarıyla unutulmaz bir yerde.
Performansın tümü, Foo Fighters’ın Youtube kanalında mevcut.
Justin Timberlake and The Tennessee Kids
Akademi Ödüllü Jonathan Demme’in (The Silence of the Lambs, Neil Young: Heart of Gold) yönettiği bu şovu izleyip depresyonda kalmanız imkansız.
Malumunuz ben JT hayranlığı ile büyüyen nesildenim. NSYNC, Cry Me A River derken müzikal gelişimimin en önemli dönemi Timbaland ve Justin Timberlake sayesinde SexyBack ile geçti.
20/20 era’sının bu konseri ise bu yüzden çok özel. Danslardan, setlist’e; enfes. Netflix’ten izlenebilir.
Pearl Jam – Live at Lollapalooza (2018)
Bir Pearl Jam fanı olarak listenin PJ’siz kalacağını düşünmediniz herhalde?
Bu yeni sayılabilecek konser, cayır cayır Eddie Vedder performansıyla Pearl Jam’in neden hala efsane olduğunun kanıtlarından biri. Düşük başlayıp sonradan cozutan temposuyla home office günlerinin kurtarıcısı.
The Raconteurs – Montreux (2008)
The Raconteurs’ın ve Jack White’ın sesinin derman olamayacağı hiçbir dert yok. Bu sıcak Montreux Festival performansı da bunun kanıtlarından biri.
Foo Fighters – Live at Hyde Park (2006)
Enerji diyorum, mod yükseltme diyorum. Listede fazladan FOO olması çok normal.
Efsane Wembley konserlerinin bir provası gibi olan bu Hyde Park performansı için yorumum 2 kelime: TAŞ GİBİ.
Lemmy Kilmister (Mötörhead), Brian May ve Roger Deacon (Queen) gibi ustaların da sürpriz konuk olduğu bu konseri SON SES İZLEMELİSİNİZ!
Ayrıca ciddiyim biri beni 2006’ya atsın!
Cage the Elephant – Live At Lollapalooza Chicago (2014)
Her Cage The Elephant konseri gibi bol çıldırmalı bu konser; sizi salonda zıplatabilir.
Them Crooked Vultures – Reading Festival (2009)
Öf. Ki ne öf. Them Crooked Vultures gibi müzik tarihin başına gelen iyi şeylerden biri söz konusu. Ve sizin bu noktadan sonra sıkılmak gibi bir seçeneğiniz yok.
Bu da ilginizi çekebilir>>> Koronavirüs Günlüğü: Takip Etmeniz Gereken LiveStream Konserler
Ayrıca:
Instagram: https://www.instagram.com/multibabydoll/